29 Aralık 2007 Cumartesi
7 Aralık 2007 Cuma
4 Aralık 2007 Salı
2 Aralık 2007 Pazar
26 Kasım 2007 Pazartesi
24 Kasım 2007 Cumartesi
2 Kasım 2007 Cuma
26 Eylül 2007 Çarşamba
Son cumlesi inanilmaz.
Okuyunuz ve okutunuz.
İrticanin Dibi Yoktur......../
İlhan Selçuk Amerika Irak'ı işgal ederken ne dusunuyordu:
Diktator Saddam 'i devirecegiz, yerine demokrasiyikuracagiz;
halk bizi ciceklerle bekliyor...Ne oldu?.. Irak nerdeee?..
Demokrasi nerdeee?..
**Amerika bir yandan Irak'i isgal ederken ote yandanTurkiye
icin ne dusunuyordu? ..'Ilimli Islam Devleti Modeli...'Kafaya bak sen!..
Irak icin demokrasi...Ataturk 'un kurdugu laik Turkiye Cumhuriyeti
icinIslam Devleti Modeli...
***Amerika'nın Irak'a dönük projesi fos çıktı... Peki, Türkiye'ye
dönük projesinden ne haber?..Gelen giden haberlere, yorumlara,
aklievvellerin el altından ve üstünden tezgahlanan soylentilerine
bakilirsa, Amerika'nin aklı başına gelmeye başlamış... Diyorlarmis ki:
- Ilımlı Islam Devleti Modeli macerasi hemTürkiye'ye uymadi,
hem Amerika'ya zarar verdi...
***Islam kutsal bir dindir... Ama, ister ılımlısı olsun, ister radikali,
'IslamDevleti Modeli' nin gerçek adı nedir?..Tek sozcuk:Irtica!..
Peki, irtica nedir?..***İran Cumhurbaskani Mahmud Ahmedinejad
Tahran sokaklarinda kadin avina cikmisti...O kadinin basortusunden
tasan saçı, bu kadinin turbanindan tasan percemi tesetture uygun
muydu, degil miydi?.. Irtica budur!..Ama, irtica elbette bu noktada
da durmaz...Ahmedinejad ayni gunlerde eski ve yasli kadin
ögretmeninin elini öperken fotografçının objektifine yakalanmasın mı!..
Iran'daki Hizbullahcılarda tepki kiyamete donustu...
**Murteci ne diyordu:- Musluman İran halki, şeriata aykiri
bu turdavranislari affedemez!.. İrticanin dibi yoktur!..Islam
Devleti'nin ılımlısı, yumusagi, serti olmaz!..Allah adina ahkam kesmek
bir devletin duzeninde agirbasmaya basladi mi, insan silinir gider...
İnsanin yerini kim alir?..Murteci!..
***Isin en kotu yani, yuce Allah, Hazreti Peygamber,Kuranikerim adina konusan murteci sorusunun devlet duzeninde iktidari ele gecirdikten sonra, gun gectikce azmasidir...Bu takimdan biri, yolda yuruyen Bektasi'nin ensesineokkali bir tokat vurmus...Baba hizla donup bakinca aciklamis:
- Ne bakiyorsun Erenler, bu tokat Allah'tandi. ..Bektasi:- Imanim, demis, elbette oyledir; ama, Allah'in buisi hangi pezevengin eliyle yaptirdigina bakiyorum... > >Ilimli Islam Devleti mi?..Amerika bu isi hangi pezevenk marifetiyle Turkiye'de tezgahlamak istiyor?..
10 Eylül 2007 Pazartesi
Levent Yüksel - Haram Geceler - ankara konseri
LEVENT YÜKSEL ANKARA KONSERİ HACETTEPE ANFİ TİYATRO MEME VAKFI YARARINA YAPILAN KONSER 09.09.2007 ORADAYDIK...
28 Ağustos 2007 Salı
Bir başkadır benim memleketim...
Türkiye'nin tanıtım filmi. İzleyin ve dört bir yanı cennet olan bu ülkeye bir kez daha aşık olun. Değerini bilmeyenlere inat!...
11 Ağustos 2007 Cumartesi
5 Ağustos 2007 Pazar
25 Temmuz 2007 Çarşamba
Çok etkileyici bir resim
"Dünyada her şey karşılıklı.
Bugün biz toprağın üzerindeyiz,
yarın ise o bizim üzerimizde olacak."
ATAMIZIN NAAŞI ANITKABİR'E GİDERKEN BİR ARA SOKAKTA SADECE 3
SANİYELİĞİNE ATAMIZIN NAAŞINA SON BİR SAYGI VAZİFESİ OLARAK TOPLANAN
BU KALABALIK HALKIMIZ DEĞİLDE KİMDİR..AYRICA PENCERELERE DİKKAT EDİN
HER YER İNSANLA DOLU.AYRICA BU KALABALIĞA NAAŞIN BAŞINDAKİ 3 ASKER ÇOK
ŞAŞIRMIŞ OLACAK Kİ BAKIN NASILDA ŞAŞKINLIKLA İNSANLARA BAKIYOLAR...
23 Temmuz 2007 Pazartesi
Dünyanın en tuhaf mahluku
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.
midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.
ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.
bir değil, beş değil, yüz milyonlarlasın maalesef.
koyun gibisin kardeşim,
gocuklu celep kaldırınca sopasını sürüye katılı verirsin hemen ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
dünyanın en tuhaf mahlukusun yani,
hani şu derya içre olup deryayı bilmiyen balıktan da tuhaf.
ve bu dünyada, bu zulüm senin sayende. ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak kabahat senin,
— demeğe de dilim varmıyor ama
—kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!
Nazım Hikmet RAN
17 Haziran 2007 Pazar
29 Nisan 2007 Pazar
22 Nisan 2007 Pazar
23 Nisan

Google, EMEA Bölgesi Pazarlama Müdürü Yonca Bruninibugün tüm basın kuruluşlarına yolladığı basın bültenini buradan okuyabilirsiniz.

23 Nisan www.googlebizelogoyapsana.com’u çalışmalarından dolayı kutlamak istiyorum. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı hepimize kutlu olsun :D
13 Nisan 2007 Cuma
14 Nisan...
14 Nisan...
Şimdi size desem ki...
"Antalya'da onbinlerce insanın katılacağı miting var, haberiniz olsun."
Eminim çoğunuz... "Hayırdır, ne mitingi bu" der.
Halbuki o miting yapıldı bile.
Yağmur vardı... Şakır şakır. Buna rağmen onbinler katıldı.
Gördünüz mü televizyonlarda? Gazetelerde? Göremediniz...
Çünkü vermediler. Sansürün feriştahı işte budur.
Antalya "kıyıda" kaldığı için, "göstermezsek, kimsenin ruhu bile duymaz" dediler ve bunu başardılar... Kısmen.
Ama gelin görün ki, o mitingin feriştahı, Türkiye'nin "kıyısı"nda değil, "göbeği"nde, Başkent'te yapılacak 14 Nisan'da.
Yüzbinler katılacak... Yüzbinler.
Sakla da görelim.
Kızıyorlar tabii... Öfke falan. Diyorlar ki, "şirazesi kaçtı..." Nedir bu mitingin adı? "Atatürk ve Cumhuriyet mitingi." E bu Cumhuriyet'in şirazesi değil midir Atatürk? Neden kaçsın?
Neymiş, öğrenciler katılsın diye, bazı üniversitelerin sınavları ertelenmiş.Canım kardeşim... Bebe yaşındaki ilkokul öğrencilerini partinin mitingine götürünce, "güzel..." Üniversiteli Ata'ya gidince, "çirkin..." Var mı böyle?
Üstelik... Avrupa Birliği fonlarından para alan sivil toplum örgütleri, memleketin bölünmesi için çaba harcarken, soykırım iddiasını desteklerken, Kıbrıs'ı verin diye kıçını yırtarken, "demokrasi" oluyor.Hiçbir yerden para almayan sivil toplum örgütleri, Atatürk ve Cumhuriyet için çaba harcarken, "anti-demokratik" oluyor.
Yok öyle!
Şiraze kaçmıyor. Aksine... Şiraze kovalıyor.
Hep beraber, 14 Nisan'da Ankara'ya...
Yılmaz ÖZDİL - Haberin kısayolu: için TIKLAYINIZ
7 Nisan 2007 Cumartesi
2 Nisan 2007 Pazartesi
:: Sayın Öcalan!(Yuh Be!)
Önce şaka sandık.Tayyip Erdoğan "Sayın Öcalan "demiş.Dalga geçiyorlar diye düşündük."Hayır, Cumhuriyet gazetesi yazmış ne şakası" dediler.Ama yeni dememiş, yedi yıl önce hapisten çıktıktan sonra Avustralya'ya gitmiş orada radyo röportajında söylemiş.E, ne fark eder?Katil o zaman katil değil miydi?
14 Mart 2007 Çarşamba
Hayatta kararlar birer kibrittir
8 Mart 2007 Perşembe
Eduardo Galeano'dan..
Uruguaylı yazar Eduardo Galeano, Yürüyen Kelimeler adlı kitabında, Başarılı Adam üzerine Pencere adlı denemesinde şöyle diyor: "Uzaklığı hesaplamadan aya bakamaz. Çıkacak odunu hesaplamadan ağaca bakamaz. Fiyatını hesaplamadan bir tabloya bakamaz. Kaloriyi hesaplamadan bir menü'ye bakamaz. Avantajlarını hesaplamadan bir adama bakamaz. Riski hesaplamadan bir kadına bakamaz." Bu kadar hesapçı olunduğunda, başarılı olmak belki mümkün, ama böyle elde edilen başarının mutluluk getirmesi mümkün değil. Hastalık derecesinde eğriyi doğruyu hesaplayarak ömür geçmez, çünkü hayatı, kasmadan yaşamak gerek.
Kendinizi atlı bir arabanın sürücüsü olarak hayal edin. Atlar hayatınızı sembolize etsin. Önünüzdeki atların dizginlerini elden bırakmayacaksınız. Yön vereceksiniz. Motive edeceksiniz. Gözünüzü yoldan ayırmayacaksınız. Ama çok da sıkmayacaksınız dizginleri. Hayatınızı hem planlayacaksınız, nereye gideceğinizi bileceksiniz hem de geçtiğiniz yolda o arabayı sürmekten keyif alacaksınız. Nerelerden geçtiğinizi gözünüze, gönlünüze sindireceksiniz. Fazla ince eleyip sık dokursanız, günleri kendinize zehir edersiniz. Biraz da olsa macerayı göze almalısınız. Hayatınızı planlayarak, akışına bırakmalısınız. Yarınki işlerinizi, sorunlarınızı düşünerek, bugünü elinizden kaçırmayın. Korktuğunuzun başınıza gelebileceğini unutmayın.
Nitekim Galeano’da aynı fikirde ki bakın yine aynı kitapta Korku Üzerine nasıl bir pencere açmış: "Aç adam kahvaltıda korku yer. Sessizlik korkusu sokakları sarsar. Korku tehdit eder. Eğer aşık olursanız, AIDS olursunuz. Sigara içerseniz kanser olursunuz. Nefes alırsanız zehirlenirsiniz. İçki içerseniz, kaza yaparsınız. Yemek yerseniz, kolesterolünüz yükselir. Konuşursanız, işsiz kalırsınız. Yürürseniz, saldırıya uğrarsınız. Düşünürseniz, acı çekersiniz. Şüphe ederseniz, acı çekersiniz. Hissederseniz, yalnız kalırsınız." Bunlar doğru olsa da, kuruntu haline getirmeyin. Korkunun ecele faydası yoktur, sözünü bilirsiniz. Hesaplı kitaplı, yasaklamalarla dolu bir hayat, belki ömrünüzü uzatır ama, yaşadığınızı anlamadıktan sonra neye yarar? Şu söz de akıldan çıkmamalı hatta hiç. "Korkaklar her gün ölür, cesurlar bir kez".
Korkularınızı yenin. Kendinizi sevin. Ödülünüz olan yaşamın, tadını çıkarmaya bakın.
4 Mart 2007 Pazar
1 Mart 2007 Perşembe
Sarhoş olun..
Omuzlarınızı ezen, sizi toprağa doğru çeken Zaman’ın korkunç ağırlığını duymamak için durmamacasına sarhoş olmalısınız. Ama neyle? ...
Şarapla, şiirle ya da erdemle, nasıl isterseniz. Ama sarhoş olun...
Ve bazı bazı, bir sarayın basamakları, bir hendeğin yeşil otları üstünde, odanızın donuk yalnızlığı içinde, sarhoşluğunuz azalmış ya da büsbütün geçmiş bir durumda uyanırsanız, sorun, yele, dalgaya, yıldıza, kuşa, saate sorun, her kaçan şeye, inleyen, yuvarlanan, şakıyan, konuşan her şeye sorun; “Saat kaç?” deyin.
Yel, dalga, yıldız, kuş, saat hemen verecektir yanıtı size: “Sarhoş olma saatidir! Zamanın inim inim inletilen köleleri olmamak için sarhoş olun durmamacasına!.. Şarapla, şiirle ya da erdemle, nasıl isterseniz...”
* * *
Baudelaire
26 Şubat 2007 Pazartesi
19 Şubat 2007 Pazartesi
E-mail'lerimiz okunuyor mu?...
ABD’nin bir numaralı bilgisayar güvenlik şirketi Hacker Safe’in Türkiye Temsilcisi İnan Taptık çok önemli uyarıda bulundu.
Okumak için tıklayın!..
17 Şubat 2007 Cumartesi
16 Şubat 2007 Cuma
BEN YATIYORUM :))
Bu postayı bana gönderen BİLGE'ye teşekkür ederim.
14 Şubat 2007 Çarşamba
9 Şubat 2007 Cuma
Sigaranın esiri olmayın!...
Sigaranın Esiri Olmamak İçin Faydalı Linkler::..
SİGARA.NET
DOKUZ EYLÜL ÜNİ. İİBF.
SİGARA BIRAKMA MERKEZİ
SİGARAYI BIRAK.COM
8 Şubat 2007 Perşembe
1 Şubat 2007 Perşembe
13 Ocak 2007 Cumartesi
Sabrın sonu
Neyse askeriyenin net kafesinden belkide son kez buraya birşeyler yazıyorum. Yeni paylaşımımda terhis belgemi almış olurum. :)